Hayatımızın hızla değiştiği bu dönemde belirsizlikler bizi karamsar bir hale getirmişken bizim hayatımızdan daha karamsar ve belirsiz yaşamları okumak, gerçek dünyanın bir distopyaya dönüşüyor olduğu gibi düşüncelerimizi törpülemez mi? Sizler için olağanüstü hayatlardan derlenmiş, belirsizlik denizinde yüzen dört kitap derledim. Keyifli okumalar…
1. ZORBA / NİKOS KAZANCAKİS
Yunan edebiyatının kült romanlarından olan, kitaptan uyarlanan filmi büyük beğeni toplayan bir başyapıt Zorba. İki ayrı hayattan bambaşka yaşam felsefeleri olan farklı statülerdeki iki insanın bir yolculukta yollarının kesişmesiyle başlıyor hikaye. Kitabın en ilgi çekici noktalarından biri yazarın, romandaki karakterlerin gerçek olduğunu iddia etmesi. Kitabın baş karakteri Aleksi Zorba’nın gerçekten yaşamış biri olduğunu düşünerek bu romanı okumak, inanılması güç bir felsefeye sahip bir insanın gerçekte yaşayabileceğini inkar eden zihnimizi zorluyor.
Bu kitapta bize pek de yabancı olmayan bir kültüre şahit oluyoruz. Zira kitap Aleksi Zorba’nın büyüdüğü Balkan topraklarından bahsederken hikayede haliyle bolca Türk geçiyor. Zorba’nın hayata bakışında bir Türk’ün etkisi de büyük… Yazar ile Zorba’nın yollarını kesiştiren Girit’e yolculuğun sonunda varılacak nokta da sizlere pek yabancı gelmeyecektir.
‘’Sana bütün sanatlarda çalıştığımı söylemiştim. Bir kez de çanakçılık yaptım. Bu sanatı delicesine seviyordum. Sen bir toprak çamuru alıp ondan ne istersen yapmanın ne olduğunu bilir misin? Çark fırr der, çamur şeytan çarpmış gibi döner ve sen onun başında şöyle dersin: ‘Sürahi yapacağım, çanak yapacağım, kandil yapacağım, şeytan yapacağım!’ Ben sana derim ki, bu insan olmak demektir: Yani, Özgürlük.’’
2. MUHTELİF EVHAMLAR KİTABI / ÖMÜR İKLİM DEMİR
Yerli edebiyatımızdaki öykü yazarlığı son dönemlerde artmış olsa da ortaya çıkan eserlerin geçici başarısı, bu türün nitelikli yazımını sorgulatıyor. Ömür İklim Demir, çağının dışında bir kurgulama kabiliyetine sahip, olay örgülerini ilmek ilmek dokuyan bir yazar. Yazarı bu kitapla tanıdım. Zekice yarattığı bir dünyanın perdesini araladığınızda ortaya çıkan gerçekler, öykülerin başındaki gerçekliğinizi derinden sarsıyor. Kurgunun inandırıcılığından, kurgu ile gerçeği çoğu yerde ayırt etmekte zorlanabilirsiniz. Kitabı okuduğunuz süre zarfında içinde bulunduğunuz dünya, yazarın size aktardığı kadar olabiliyor. Kısa ancak derin bir öykü kitabı. Yazarla henüz tanışmadıysanız güzel bir ‘’Merhaba’’ olabilir.
3. BENİM HÜZÜNLÜ OROSPULARIM / GABRIEL GARCIA MARQUEZ
Marquez’i tanıyanlar, onun ya daha önce değinilmemiş sıra dışı konularla karşımıza çıktığını ya da her zaman değinilen konulara farklı bir pencereden baktığını bilirler. Yazar karakterlerin analizini ustaca bizlere sunarken, aynı zamanda etik algımızı sorgulatıyor. Kitabı okuduğum süre boyunca bazı konularda yanlış olanın ne olduğunu bulmaya çalışmak beni epey zorlasa da Marquez’in diğer kitaplarında gözlemlediğim gibi etiğe aykırı bir durumun üzerinde durmanın yararsız olduğunu gördüm.
Kitap, 90 yaşına basmakta olan bir adamın, genelev macerası üzerine kurulu olsa da, ana karakterin analizi yoğunlukla yapılsa da, aslında yazar etrafı, diğer insanları, o insanların içinde bulundukları konumu ve ahlak yapısını göstermeye çalışmış. Yine kısa ama okurken başınızı aralıklarla kaldırıp ‘’Ben az önce ne okudum?’’ diyebileceğiniz bir roman.
4. DÖNÜŞÜM / FRANZ KAFKA
Herkes az çok bilir Dönüşüm’ü, bir sabah uyandığında kendisini kocaman bir hamam böceğine dönüşmüş bulan Gregor Samsa’nın hikayesini… Ancak çok az insan alt metni düşünmek için kendisini zorlar. Ailesinin Samsa’ya verdiği tepkiler, zaman içerisindeki psikolojik durumları yeterince anlaşılmadan okunduğu takdirde, kitap bir çocuk kitabından farksızdır. Siz bir anda olduğunuzdan çok farklı bir fiziksel yapıya bürünseniz, diğer insanlar için artık siz, siz olmaz mısınız?
Comentários