Dışarıda bulgur bulgur uçuşan kar olsa keşke…
Kara bir cümle düşse aklımdan ellerime.
Yüzükoyun düşmeden yakalasam,
Son lokmasına kadar yesem soğuğunu kelimelerin.
Siz de soğuğu ile ünlü cehennemlerden misiniz hanımefendi?
"Bu dünyaya ait olmak beni yoruyor" diyor ya şair.
Siz kanmayın şairin o sözlerine,
Siz ki henüz bir hayal-i ham.
Düşmeyin artık arsız dilemmalara,
Düşünmek size ağır geliyor besbelli.
Haddiniz bütünse tenhasında dolaşın gözlerimin.
Gözlerin… Ah ki onlar…
Dayanılmaz bir insanlıkla gülümsüyor!
Siz de ne adam oldunuz bayım böyle,
Durup dururken yorulan, kibrit çöpü gibi kırılan…
Aman, hemen gücenmek yok sözlerime,
Siz ki gerektiğinde kırılır, gerektiğinde üzülürsünüz.
Bunun için yıldızlara ihtiyacınız mı var?
Nalın keseri gibi yalnız bir tarafa yontmuş fikirlerini,
İnsanlar görürsünüz muhakkak sokaklarda.
Ama biz de sevdik diyemeyiz ki,
Utanırız mutluluğumuzdan.
Yalnızlıklarımız…
Onlar neden gülüyor?
Serbest teşebbüs erbâbı olan yalnızlıklarımız…
Commentaires