top of page
Elif Nur Özdil

Popüler Kültür ve Moda'ya Etkileri

Popüler kültür kavramı, sözlük anlamıyla; kısa süre için geçerli olan ve çabuk yaratılıp çabuk tüketilen kültürel özelliklerdir. Popüler kültür, kendi anlamı içerisinde büyük bir hız kavramını barındırmaktadır.  Popüler kültür, kültürlerin popüler şekilde kullanılması anlamını taşır. Bu kullanma durumu bir kullan-at formu ile gerçekleşir. Fredric Jameson, popüler kültürün önemli bazı özelliklerinden bahseder. Bunlardan birincisi, popüler kültürün yüzeyselliği ve derinlikten uzak oluşudur. Bir toplumun kültür kodları, o toplumun düşünce yapısı, tarihi, geleceğe yönelik planları ve günlük yaşam pratikleri hakkında bilgi verir. Aynı kültürü paylaşan kişiler arasında derin bir yakınlık yaratılma durumu söz konusudur. Ancak Jameson’ın belirttiği haliyle popüler kültür, bu tür yaratımlardan uzaktır. Çünkü popüler kültür, ulaşabildiği her insana hitap etmeye çalışmaktadır. Bu yüzden de kültürün içerisinde gerçekleşecek olan bir derinlik, onun ulaşacağı kitleyi kısıtlar hale gelecektir. Yani kültür, toplumların az konuşarak çok şey anlattıkları bir söz ise; popüler kültür, çok konuşarak hiçbir söz söylememektir. Bu yönüyle de anlamdan ve derinlikten uzaktır. Jameson, ikinci bir nokta olarak ise, popüler kültürün, tarihsellik yitimine uğradığını söylemektedir. Günümüz yaşam pratiklerimiz içinde geçmişten gelen ve bizim çoğu zaman farkında bile olamadığımız birçok durum söz konusudur. Kişi bunları sosyalizasyon süreci içerisinde öğrenir, kendisi üzerine yapışır ve hayatını bu kodlar ile devam ettirir.

Geleneklerimiz, ailemizden ve etrafımızdan gördüklerimiz, bizlere verilen öğütler aslında bu deneyimlerin sonucudur. Bu yapıları da kendilerinden sonraki nesillere aktararak kendi varlıklarını korumaya devam ettirirler. Ancak popüler kültür böyle bir imkândan uzaktır. Çünkü günümüz şartları içerisinde yaratılmıştır ve herhangi bir derinliğe sahip olmadığı için kişilerin yaşam pratiklerine uzun süre etki edemez. Küreselleşme olgusuyla birlikte popüler kültür kavramı da kendi içerisinde boyut atlamıştır. Kültür kendi içerisinde derinliğe ihtiyaç duyarken bu derinlik ortadan kalkmış ve yüzeysel bir boyut kazanmıştır. Örneğin Jon Nederveen Pieterse kültürde küreselleşmenin farklı boyutlarına temas etmiştir. Kültürel farklılaşma bakış açılarından birisine göre ‘popüler kültürün küreselleşmesi yalnızca yüzeysel boyutta kalır ve kültürlerin derinini çok fazla etkilemez’ şeklindedir. Bu düşünce şekline göre popüler kültür bir süre için kültürün yüzeysel boyutuyla etkileşim haline gelir ancak o kültürü derinden etkileyemez. Fakat burada üzerinde yeteri kadar durulmayan bir durum söz konusudur. Popüler kültürün yüzeyselliği aynı zamanda çekici bir hale de gelir. Çünkü üzerinde fazlaca düşünülmesine gerek yoktur, eğer yanlış olduğu düşünülen bir nokta varsa telafi etmesi kolaydır ve çok geniş kitlelere hitap ettiği için, sözde kendimizle aynı kültüre sahip insanlarla bir araya gelmemiz daha olasıdır.


Popüler kültür yalnızca yaşam pratiği değil aynı zamanda bir düşünüş şeklidir. Popüler kültür, kendi içerisinde popüler düşünceyi de barındırır. Popüler düşünce, tıpkı içerisinde bulunduğu popüler kültür gibi derinlikten yoksundur. Popüler kültürün yalnızca yüzeysel boyutta kalmadığını düşünenler de bulunmaktadır. Farklı kültürlerin birbirleri ile karşılaşmalarını sorun olarak görenler de vardır. Örneğin Huntington, kültürlerin/medeniyetlerin çatışmasından bahseder.  Huntington, Batı dünyasıyla İslam dünyası arasında bir çatışma olduğundan söz eder. Bu çatışma onun deyimleriyle ‘kendini beğenmiş Batı’ ile ‘hoşgörüsüz İslam’ arasında gerçekleşir. Bu çatışmada Batı, kendi düşünce yapısını olabildiğince tüm dünyaya yaymaya çalışır vaziyettedir. Örneğin demokrasi olmayan ülkelere demokrasi götürmek Batı medeniyetinin temel gayelerinden birisidir. Kendi yönetim şekillerine varıncaya dek kendi sistemlerini tüm dünyaya mal etmeye çalışmaktadır. Kendi değerlerinin evrenselliğini savunmaktadır. Huntington’a göre, İslam medeniyeti de yeniliğe kapalı ve hoşgörüden uzaktır. Bu durum ona göre çatışma yaratmaktan başka sonuca çıkamayacaktır. Kültürlerin farklılığı, ona göre ancak çatışmayı ortaya çıkarır. Bir diğer bakış açısına göre ise, küresel düzeyde kültür, belirli kültürlerce yönlendirilmesine karşılık yerel kültürlerin de mümkünlüğünü savunur. Küresel düzeyde Batı kültürü –özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin kültürü- dünyayı yönlendirmektedir. Fakat bu yönlendirme, yerel kültürlerin varlıklarını devam ettirmelerine engel teşkil etmemekte hatta bazı durumlarda iç içe geçerek yeni bir yaratım ortaya çıkarmaktadır.


Moda ve Beden Popüler kültürün son derece etkili olduğu bir başka alan ise moda ve bedendir. Popüler kültür, insan vücudu üzerine ciddi etkilerde bulunmaktadır. Popüler kültür, kendisine belirli bir güzellik algılayışı yaratır ve içerisinde bulunan kişileri de bu algıya sahip olması yönünde telkinde bulunur. Popüler kültür, kendisine ikonlar yaratarak kişilerin bu ikonlara benzemesini ister. İkonlar, mutlak surette kusursuz şekilde gösterilmekte ve insanın kusurlularını kapatması gerektiğini ifade etmektedir. Aslında popüler kültüre göre her insan kusurludur. Bu kusurunu kapatması için kendisine sunmuş olduğu ürünleri kullanmak mecburiyetindedir. Gençleştirici kremler, makyaj setleri, spor salonları, hair designerlar bu amaca hizmet etmektedir. Dünya artık günümüz insanı için podyum ya da vitrindir. Kendisini ne kadar parlatabilirse popüler kültür basamaklarında o kadar yükselecektir. Bu vitrin, günümüz sosyal medyalarında İnstagram üzerinden gerçekleşmektedir. Bu mecrada kişiler, kendi kusursuzluklarını paylaşarak takipçi toplamakta ve takipçi sayılarına göre kendilerine reklam alabilmektedirler. Kendilerine almış oldukları reklam ürünlerini kullanarak adeta kusursuzluklarına kusursuzluk katmaktadırlar.



Comments


bottom of page