top of page
Writer's pictureSelin Tunalı

Peki Sen Nasılsın?

Peki sen nasılsın?


Kendini bilmek için ne kadar zaman olmalıdır?

Ne görmelidir ya da ne yaşamalıdır insan?

Yoksa yaşayamadığı bir hayatın versiyonunu her gün kafasında kurduğu kişi midir insan?

Ya da o hayalini gerçekleştirene kadar yolda öğrendiklerimi. Düştüğümüz her en kötü durum en acı olayda kendi özümüze daha da yaklaşıyoruz bence ama kimse kırılgan olmayı, acı çekmeyi ve kötü hissetmeyi özüne dönüş olarak kabul etmez.




Kaç insan bugün kendini yüzde yüz biliyor ve öyle yaşayabiliyor?


Günlük olarak kendimizden irite olduğumuz durumları sayabilir misiniz? Bence biz kendimiz olmayı arıyoruz fakat kendimiz gibi yaşamak için fazla korkuyoruz her şeyden. Durup hiç sorgulamaz mı insan ben nerde yanlış yapıyorum ben neden mutsuzum diye. Bakın bir önceki cümleyi yazarken kendimden irite oldum mesela...




Her gün gitmek istediğiniz yere daha hızlı gidiyoruz. Varmak istediğimiz sonuçlara bir an önce varalım istiyoruz. İstiyoruz ve daha çok istemeye devam ediyoruz. Hiç durup kendine baktın mı? Bunları genelin amacı için mi yapıyorsun yoksa gerçekten kendin istediğin için mi yapıyorsun? Bununla birlikte iki tarafa bölebilirim insanı. Alışılmışın peşinden koşarak alışılmış başarılara hislere sahip olmak. Bir diğeri ise anı deneyimlemek ve belki de kafanın içinde genelin tepkisinden korktuğun ve hiçbir zaman olamayacağın o kişidir. Şimdi siz söyleyin alışılmışın dışına çıkamamış bunca insan varken siz kendi hayatınızın peşinden gidiyorsunuz diye size deliymişsiniz gibi bakan ve hatta sizi kendince aşağılamaya çalışan bunca insan varken kendi doğrusunu nasıl yaşar insan. İşte ben buna kişinin acı içinde ve kıvranarak verdiği yaşam mücadelesi derim. Bizim mücadelemiz tamamen insan olmakla, olamamakla ya da olamayanlarla.


Herkese ve her şeye ithafen/rağmen peki sen nasılsın?

Commenti


bottom of page