Bir nebze olsun önemsemediğin hayallerim var ya hani, tek tek gerçeğe dönüşüyorlar. Hem de bir başıma ettiğim mücadelemle!
Hani hafife aldığın yazma tutkum var ya, kalemimin gücüyle açılıyor kapılar sırayla.
Üstelik hiç kimseye boyun eğmeden, emeğime duyulan saygıyla geçiyorum bu kapılardan!
Anlamak için bir an olsun çabalamadığın hislerim var ya, kalemimi besleyen hazinem onlar.
Hem de beni boğmaya yemin ettiğin girdaptan kurtaran oldu bu umarsızlığın!
Her seferinde kursağımda bıraktığın kocaman heyecanlarım var ya, onlar giderek büyüdü ve çağlayana ulaştı. Çağlayan heyecanlarım ön ayak oldu inatla direnmeme!
Yanımda dimdik duramadığın günler var ya hani, onlar kamçıladı bendeki mücadeleci ruhu!
Biraz olsun yüreğine işlemeyen gözyaşlarım var ya hani, bugünkü şen kahkahalarımın müjdecisi oldu her biri.
Dönüp de geriye baktığım zaman; tonla pişmanlığın ve hayal kırıklığının arasından cımbızlayıp tutunduğum -beni bile şaşırtan- tarifi imkansız eşsiz sabrımdan başka bir şey görmüyorum (göremiyorum).
Huzura yoldaşlık eden bir hayat borçlusun bana! Tek istediğim huzurdu çünkü.
Onu da çok gördün ama ben kendi huzur alanımı özümle inşa ettim. Bundan sebep üstü kalsın diyemem sana. Tüm alacaklarımı tahsil etmek için son nefesime dek devam edeceğim bu kutsal mücadeleye...
(Fadime Arslan Turhan)
תגובות