top of page

Binadaki Cinayet


 


Selamlar Herkese!

Uzun zamandır olmadığımın farkındayım. Öncelikle mezun oldum ve geri döndüm. En azından deniyorum.


Son zamanlarda git gide popülerleşen podcast olayına hepimiz hâkimiz. Arabada, otobüste, yolda yürürken, uyumadan önce bile dinliyoruz bu yayınları. Bilgilendirici podcastlerin yanı sıra, eğlendirici olanları da var. Uyku meditasyonu yaptıranlar var. Bir de benim favorim olan suç temalı podcast’ler de bulunmakta. Şimdi anlatacağım dizinin temelinde de bunlar bulunmakta. Steve Martin, Martin Short ve Selena Gomez’in başrollerinde yer aldığı komedi türündeki Only Murders in the Building, aynı zamanda Steve Martin’in yaratıcısı olduğu dizi, 31 Ağustos 2021’de Hulu’da izleyici ile buluştu. “This Is Us” dizisinin yürütücü yapımcısı olarak da tanıdığımız Dan Fogelman, dizinin yapımcıları arasında öne çıkıyor. Oyuncular ise; Steve Martin(Charles Haden Savage), Martin Short(Oliver Putnam), Selena Gomez(Mabel Mora), Aaron Dominguez(Oscar), Amy Ryan(Jan), Vanessa Aspillaga(Ursula), James Caverly(Theo Dimas), Michael Cyril Creighton(Howard Morris). Dizinin IMDb puanı 8.8’dir. Geçtiğimiz günlerde ikinci sezonu yayınlanmaya başlamışken, beraber inceleyelim mi?



Suçla ilgili bir takıntıyı paylaşan ve kendilerini bir anda bir suçun içinde bulan üç yabancının hikâyesini konu ediyor. Aynı apartmanda yaşayan üç yabancı, birbirleriyle çok alakasız kişiler. Apartmanlarında korkunç bir ölüm meydana geliyor. Herkes bunun intihar olduğunu düşünse de kahramanlarımız bunun bir cinayet olabileceğinden şüpheleniyor. Bunun nedeni ise gerçek suç podcast’leri dinlemeleri. Hatta bağımlı denebilecek kadar. Gerçeği ortaya çıkarmaya karar veren üçlü araştırma yapmaya başlar, bunu belgelemek için bir podcast kaydeder ve bunu kariyere çevirmeye çalışırlar. Üç yabancı olayı araştırırken, binanın yıllar öncesine uzanan karmaşık sırlarını ortaya çıkarırlar. Bina da bizim bildiğimiz bir apartman dairesi değil. Arconia isimli New York’ta kurulan eski bir kompleks. Oldukça da lüks bir yaşam yeri. Ünlülerin tercih ettiği bir bina olarak da bakabiliriz. Evler birbirinden farklı, insanlar birbirinden farklı. Olay derinleştikçe, binanın sırları ortaya çıkıyor ve karmaşıklaşıyor. Söylenen yalanlar teker teker ortaya çıkarken, bir yanda ünlü olmaları hoşlarına gidiyor ve ipuçları için birbirleri ile yarışmaya başlıyorlar. Fakat ilginç nokta katilin aralarında yaşıyor olabileceği ihtimali.



Üç karakterimiz birbirinden oldukça farklı ve renkli kişiliklere sahipler. Size ayrıntılı karakter açıklaması yapmak istemiyorum. Bahsetmek istediğim başka bir konu daha var. Öncelikle Mabel Mora’ya bakalım. Üçlü içindeki en genç karakter. Kesinlikle dinamiğin güçlü olmasını sağlayan biri. Aynı zamanda en içine kapanık karakter. Ser verip sır vermeyen tiplerden. Charles ve Oliver ile çok yakın bir bağ kurmak istemiyor. Suça ve bir şeyler çözmeye olan tutkusu yüzünden yakınlaşıyorlar. Farkında olmadan size bir lider olduğunu hissettiriyor. Geçmişi karanlık ve açığa çıkmayı bekleyen bir karakter. Charles ise rutin bir karakter. Her gününü aynı yaşayan biri. Eskiden oldukça ünlü bir dizinin başrolü iken, unutulmuş birine dönüşmüş. Kendini yalnızlaştırmış. Bu nedenle diğerleri ile yakın bir bağ kurmak istemiyor. Oliver ise bambaşka bir karakter. İş hayatında hiç sınır tanımadığı için tam anlamıyla başarısız bir isim. Fakat aşırı iyimser. Maddi olarak o kadar sorumsuz davranışlarda bulunuyor ki sürekli olarak oğlundan borç para istemek zorunda kalıyor. Diğerlerinin aksine yalnızlıktan hoşlanmadığı için onlarla yakınlaşmaya çalışan da kendisi oluyor. Podcast fırsatı ortaya çıkınca hayat enerjisi geri dönüyor. Fazla konuşkan biri. Sürekli fikir üretme halinde.


Bahsetmek istediğim bir diğer konu ise renklerin, mekânların harmanlanışı. Tasarımları o kadar iyi ki. Kendimi, girdikleri her evi ya da giydikleri kıyafetleri incelerken buldum. Şekiller ve renkler uyum içinde. Hepsi de karakterlerini yansıtan şekilde. Bu benim bir dizide en sevdiğim olay. Çünkü aslında eşyalarımız veya kıyafetlerimiz bir noktada bizi yansıtır. Karakterlerimize karşı biraz da olsa ipucu verir. Bunu bu dizide görmek, benim en çok hoşuma giden nokta oldu. Umarım sizde izlerken fark edersiniz.


Ünlü dedektifin dediği gibi “Bakış açını değiştirdiğinde, başta sana saçma görünen şeyler bile seni gerçeğe götürecek birer ipucu olabilir.”


Dizide absürt olaylar yok muydu? Tabi ki vardı. Tavırları, bazı sahnedeki gerçekçi olmayan tepkiler, aslında bir noktada diziye renk katan olaylar olmuş. Yine de başarısı yadsınamaz bir gerçek. Diziyle alakalı bütün haberler pozitif. 17 dalda Emmy Ödülleri’ne aday olarak da bunu kanıtladı. Dizi yayınlandığı kanalda en çok izlenen dizi olmayı başarmış. Bu arada dizinin gerçekten bir podcast yayını da bulunmakta. Hatta dizinin ikinci sezon duyurusu yapılmadan önce yazarlar bir bölümünde yazmaya başladıklarını söylemişlerdi.


Size tavsiyem bu diziye bir şans vermelisiniz. Dizilerde zor yakalanan bir diğer başarısı ise, oyuncular arasındaki uyumdur. Steve Martin ve Martin Short daha önce çokça kez beraber çalışsalar da, Selena Gomez gibi kendilerinden oldukça genç biri ile kimyalarının bu kadar iyi yakalanması eşi benzeri az bulunan bir şey. Üçlünün dinamiği bir an olsun düşmüyor. Dizinin öyle farklı bir konusu yok tabi ki. Fakat apartmanın renkli atmosferi, olayların akışı derken kendinizi içine çekilmiş buluyorsunuz. İkinci sezonda biraz apartmanın dışına ve hatta daha derinlerine kayıyorsunuz. Diğer karakterlerin olaylara dâhil edilme şekli, yöntemi size hiç hissettirilmiyor. Birbirleri ile her fırsatta dalga geçtikleri sahneler en eğlencelileri olabilir. Bir diğer övülecek nokta müzik seçimi olabilir. Kesinlikler sahneyi can alıcı yapan, size iyice hissettiren şeylerden biri müziktir. Harika seçimler yapılmış. Mekân tasarımı, kostüm seçimleri çoğu diziden daha üst seviyeydi. Bölümlerin 30 dakika olması da sizi diziden koparmıyor, sıkmıyor. Tam tadında bırakıyor. Dizi ikinci sezonu hala yayınlanırken, 3. Sezon onayı aldı. Karanlık bir tema olsa da, eğlenceli işlenmeyi başarmışlar. Ben bayağı beğendim. Diziyi Türkiye pazarına hızlı bir giriş yapan Disney plus’ta bulabilirsiniz. Sizler de izledikten sonra yorum yapmayı unutmayın.



 

Comments

Couldn’t Load Comments
It looks like there was a technical problem. Try reconnecting or refreshing the page.
bottom of page