Üzerinde yürümeyi sevdiğim
Her soğuk savruk ve sert dizenin
Zayıf bakışlı sanrılı Mihribanları
Bir onlar beni anlasalar anlasalar ki
Ben de onların yüzündeki kader boşluklarını
Bir bir avuçlayıp buruştursam sıkıca
Çöp kovamın içinde derin dönüşümler barındıran
Utanç içerisindeki yuvalara yuvarlasam bilerek
Kimden geldiği neden geldiği anlaşılmasa
Bu tertemiz içten gelen boşlukların
Çöp olma ihtimali anlaşılmasa aynıların
Düşünülse geri döndürülse hatta belki bir özür
Nesi var bu çöp poşetinin bilmem ki
Daha önce hiç olmadığı kadar
Minnettar mırıldayan kucaklayan ve sayıklar
Oysa basit bir kâğıttı içine düşen farksız
Çizgisiz çelimsiz ak ve dahası apak bir kâğıt
Comments