Doğarken denk gelirsin bazen kötü insanlara ve bu hayatın boyunca bir gölge gibi peşinden gelir. Her seferinde ayağa kalkıp devam edersin. Pat, yeni bir hayal kırıklığı... Sürekli böyle döngüler... Ruhun ölür. Fark edersin.
En yakınındakine de izah edersin: “Bu hayat boğuyor, gün gün ölüyorum, gör artık bu can çekişleri...” diye. Oralı olmaz... Başka telaşları vardır... Sonunda yine, kalabalıklar içindeki yalnızlıklar düşer payına. Onu da tam manasıyla yaşamana müsaade etmezler. Benciller çünkü, kendi ihtiyaçları görülsün yeter...
Asıl istediğim şeyi Attila İlhan özetlemiş: “Bir trene binip, rastgele defolup gitmek istiyorum.” Sırt çantamı alıp bilmediğim bir şehrin sokaklarında umarsızca kaybolmak...
Nerede aykırı bir şair veya yazar var, kendimi buluyorum onlarda. Fiziken olmasa da, ruhen aralarında geziyorum sanki...(Fadime Arslan / Zihnimin Memleketi)
Kommentare